ANAYASA MAHKEMESİ KAÇAK SANIKLARLA İLGİLİ CMK M. 247/3 HÜKMÜNÜN ANAYASA AYKIRI OLDUĞU GEREKÇESİYLE İPTALİNE KARAR VERMİŞTİR.

Anayasa Mahkemesi kaçak sanıklarla ilgili 2022/145 E., 2023/59 K., 22/03/2023 T.’li kararıyla (bkz. 10/05/2023 Tarihli ve 32186 Sayılı Resmi Gazete) Ceza Muhakemesi Kanunu’nun (CMK) 247. maddesinin (3) numaralı fıkrasında yer alan “(3) Kaçak sanık hakkında kovuşturma yapılabilir. Ancak, daha önce sorgusu yapılmamış ise, mahkûmiyet kararı verilemez.” şeklindeki düzenlemenin adil yargılanma hakkına ölçüsüz sınırlama getirdiği gerekçesiyle Anayasa’nın 13 ve 36. maddelerine aykırı olduğuna ve iptaline karar vermiştir.

İtiraz konusu kural ile sorgusu yapılmamış sanık hakkında kovuşturma yapılabileceği düzenlenmiştir. Kovuşturmaya yapılabilir olması nedeniyle kaçak sanık hakkında hüküm de verilebilecektir; ancak itiraz konusu kuralda yer alan özel düzenleme nedeniyle mahkumiyet hükmü verilemeyecektir.

Bilindiği üzere CMK’nın 223. maddesinin (1) numaralı fıkrasında ceza yargılaması sonunda verilebilecek hükümlerin neler olduğu sayılmıştır. Buna göre mahkûmiyet dışındaki hükümler; “beraat”, “ceza verilmesine yer olmadığı”, “güvenlik tedbirine hükmedilmesi”, “davanın reddi” ve “davanın düşmesi” kararlarıdır. İtiraz konusu kural uyarınca bu kapsamda kaçak sanık hakkında sorgusu yapılmadan beraat veya ceza verilmesine yer olmadığı kararlarının verilmesi ya da güvenlik tedbirlerine hükmedilmesi yahut davanın reddine veya düşmesine karar verilmesi mümkündür.

Ceza verilmesine yer olmadığı kararı verildiğinde “sanığın suçu sabit görülmekte”; ancak sanığın kusurunun olmaması gibi çeşitli nedenlerle sanığa ceza verilmemektedir. Benzer şekilde güvenlik tedbirine hükmedilmesi durumunda da “sanığın suçu sabit görülmekte” ancak sanık hakkında ceza verilmemekte; sadece ceza niteliğinde olmayan güvenlik tedbiri uygulanabilmektedir. Daha açık bir deyişle anılan hüküm türlerinde sanığın iddianameye konu haksızlığı gerçekleştirdiği tespit edilmekte ancak ceza siyaseti gereği ceza verilmemektedir. Fiilin suç teşkil eden bir haksızlığı oluşturduğunun belirlendiği ancak ceza verilmesine yer olmadığına hükmedildiği durumlarda sanığın Anayasa’nın 38. maddesinde öngörülen masumiyeti ortadan kalkmaktadır. Güvenlik tedbirlerine hükmedildiğinde ise sanık -masumiyetinin ortadan kalkması dışında- ayrıca yaptırıma maruz kalmaktadır.

Anayasa Mahkemesi kaçak sanıklarla ilgili bu kararında yargılamadan kaçan sanığın yokluğunda -mahkûmiyet de dâhil- hüküm verilmesinin, ilke olarak tek başına anayasal düzeyde adil yargılanma hakkına aykırılık oluşturmayacağını söylemiştir. Bununla birlikte Mahkemeye göre sanığın suç isnadı konusunda yeterince bilgilendirilmediğinin anlaşıldığı durumlarda, yokluğunda verilen hükme karşı ilk derecede veya kanun yolunda yeni bir değerlendirme yapılmasını isteme imkânına sahip olması gerekmektedir. İşte Mahkemeye göre CMK’da hakkında ceza verilmesine yer olmadığı ya da güvenlik tedbiri uygulanması gibi aleyhe sonuçlar doğurabilecek nitelikte karar verilen kaçak sanığın yargılamadan kaçma niyetinin bulunmadığını ve/veya duruşmada hazır bulunma ve savunma hakkından feragatin şartlarının oluşmadığını öne sürerek yeniden değerlendirme yapılmasını/yargılamanın yenilenmesini talep etme imkânını güvence altına alan etkili bir usule ilişkin yol düzenlenmemiştir. Kaçak sanık hakkında aleyhe sonuçlar doğurabilen mahkûmiyet dışındaki bu tür kararlar bakımından sanığın yargılamadan kaçmadığını ve/veya duruşmada hazır bulunma hakkından feragat etmediğini öne sürerek yeniden değerlendirme yapılmasına dair güvence bulunmaksızın sorgusu yapılmadan davanın bitirilebilmesine imkân tanınması adil yargılanma hakkına orantısız, dolayısıyla ölçüsüz bir sınırlama getirmektedir. Açıklanan nedenlerle Mahkeme kuralın, Anayasa’nın 13. ve 36. maddelerine aykırı olduğuna ve iptaline karar vermiştir.

CMK’nın 247. maddesinin (3) numaralı fıkrasının iptal edilmesi nedeniyle doğacak hukuksal boşluk kamu yararını ihlal edecek nitelikte görüldüğünden iptal hükmünün kararın Resmî Gazete’de yayımlanmasından (=10/05/2023) başlayarak dokuz ay sonra yürürlüğe girmesi uygun görülmüştür.

Bilgilerinize sunarız.

Av. Burak AKIN

Yazar Hakkında

Av. Burak AKIN

Av. Burak AKIN lisans eğitimini İstanbul Üniversitesi Hukuk Fakültesi'nde, tezli yüksek lisans eğitimini ise Marmara Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü'nde tamamlamış olup halihazırda Marmara Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü'nde doktora eğitimine devam etmektedir.

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Ayrıca bu yazıları da inceleyebilirsiniz.